Alif Art - 2 MART 2024 MÜZAYEDE
Teklif | Teklif |
---|
TL
Teklif | Teklif |
---|
Kayın ağacından mamul, altıgen
formlu, ayakları selvi ağacı şeklinde
tasarlanmış olup, araları el oyması
ile perde motifli ve kafes şeklinde
ajurludur. Tabla merkezi çarkıfelek
motifli, etrafı yaprak motifli bir suyla
çevrili ve hasır desenleri ile işlidir.
Ahşap işçiliğinin ve oyma sanatının
olağanüstü örneklerinden olan
sehpa sanatçının nadir bulunur
eserlerindendir.
20. yüzyıl başı.
61,5 x 45 cm.
* Y. Yalçın Koleksiyonu.
* Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu.
Koleksiyon sahibinin ifadesi ile;
Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın).
Albert Mille (1872-1946)
Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.
İlginizi çekebilecek diğer eserlere göz atmak ister misiniz ?