Kayın ağacından mamul, yüzeyleri
el oyması ile baklava dilimi ve hasır
motifleri, selvi ağaçları ve çiçeklerle
desenlidir. Bej rengi ipek kumaş
döşemeli, sırt kısmı kapitonelidir.
Ahşap işçiliğinin ve... oyma sanatının
olağanüstü örneklerinden olan
kanepe sanatçının nadir bulunur
eserlerindendir. 20. yüzyıl başı. 73 x 146 x 72 cm. * Y. Yalçın Koleksiyonu. * Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu. Koleksiyon sahibinin ifadesi ile; Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın). Albert Mille (1872-1946) Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, dört ayaklı,
yüzeyleri el oyması ile baklava dilimi
ve hasır motifleri, selvi ağaçları ve
çiçeklerle desenlidir. Yan yüzleri
sekizgen madalyon içinde vazoda
lâle ve karanfil top...luluklarıyla
süslenmiştir. Bej rengi ipek kumaş
döşemeli, sırt kısmı kapitonelidir.
Ahşap işçiliğinin ve oyma sanatının
olağanüstü örneklerinden olan
koltuk sanatçının nadir bulunur
eserlerindendir. 20. yüzyıl başı. 73 x 76 x 71 cm. * Y. Yalçın Koleksiyonu. * Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu. Koleksiyon sahibinin ifadesi ile; Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın). Albert Mille (1872-1946) Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.Devamını Oku
İmzalı, 1926 tarihli, kayın ağacından
mamul, çift taraflı, kayabilen raflı, tüm
yüzeyi el oyması ile baklava dilimi,
iri selvi ağaçları ve çiçek motifleriyle
desenlidir.
Ahşap işçiliğinin ve oyma sana...tının
olağanüstü örneklerinden olan
konsol sanatçının nadir bulunur
eserlerindendir. 20. yüzyıl başı. 81 x 81,5 x 36 cm. * Y. Yalçın Koleksiyonu. * Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu. Koleksiyon sahibinin ifadesi ile; Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın). Albert Mille (1872-1946) Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.Devamını Oku
İmzalı, 1925 tarihli, kayın ağacından
mamul, önden kayabilen kapaklı,
üç raflı ve tek çekmecelidir. Tüm
yüzeyi el oyması ile baklava dilimi ve
hasır motifleri, selvi ağaçları ve çiçek
girlandlarıyla d...esenlidir. Kapağının
merkezi vazoda lâleler, her iki yanı
ise vazoda çiçek ve minyatür selvi
ağacı motifleriyle süslenmiştir.
Ahşap işçiliğinin ve oyma sanatının
olağanüstü örneklerinden olan
ayna sanatçının nadir bulunur
eserlerindendir. 20. yüzyıl başı. 122 x 76,5 x 27,5 cm. * Y. Yalçın Koleksiyonu. * Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu. Koleksiyon sahibinin ifadesi ile; Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın). Albert Mille (1872-1946) Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, altıgen
formlu, ayakları selvi ağacı şeklinde
tasarlanmış olup, araları el oyması
ile perde motifli ve kafes şeklinde
ajurludur. Tabla merkezi çarkıfelek
motifli, etrafı yaprak ...motifli bir suyla
çevrili ve hasır desenleri ile işlidir.
Ahşap işçiliğinin ve oyma sanatının
olağanüstü örneklerinden olan
sehpa sanatçının nadir bulunur
eserlerindendir. 20. yüzyıl başı. 61,5 x 45 cm. * Y. Yalçın Koleksiyonu. * Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu. Koleksiyon sahibinin ifadesi ile; Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın). Albert Mille (1872-1946) Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, tek raflı, tüm
yüzeyi el oyması ile baklava dilimi,
hasır motifi ve çiçeklerle desenlidir.
Ahşap işçiliğinin ve oyma sanatının
olağanüstü örneklerinden olan
etajer sanatçının na...dir bulunur
eserlerindendir. 20. yüzyıl başı. 49 x 123 x 21 cm. * Y. Yalçın Koleksiyonu. * Provenans; eski - Prof. Dr. Ahmet
Beyarslan Koleksiyonu. Koleksiyon sahibinin ifadesi ile; Gazi Üniversitesi İktisat Profesörü, Atılım Üniversitesi’nin de ilk rektörü olan Ahmet
Beyarslan aynı zamanda koleksiyoner idi.
İstanbul’da 1970’li yıllarda Galatasaray’ da bulunan bir antikacıdan aldığı 7 parçalık
Albert Mille takımı 1998 yılında rektörlüğü sırasında Ankara’ya getirmiştir. Eşi de o
tarihlerde Danimarka Büyükelçiliği görevini sürdürmekte idi.
2000 yıllarda Ahmet Beyarslan ile tanışmam sonrası, kendi mülküm de bulunan
İstanbul Galatasaray Cezayir Sokağın yenilenme projesinden bahsederken kendisinin
“bende Albert Mille’nin yaptığı imzalı bir mobilya takımı var” demesiyle takımı
kendisinden satın aldım ve Albert Mille’n atölyesi olan Zeki Paşa Apartmanı giriş katındaki
dairemde sanatçının tabloları ve mobilyalarını bir araya getirerek tarihi tekrar
canlandırmaya çalıştım. Sonrasında Cezayir Sokağın, Fransız Sokağına çevrilip asıl
amacından uzaklaşması ile birlikte mobilyaları Ankara'daki ikametgahıma götürüp
orada muhafaza ettim. (Y. Yalçın). Albert Mille (1872-1946) Kırım Savaşı’ndan sonra ticaret yapmak için Fransa’dan Beyoğlu’na gelen
Mille Ailesi’nin dördüncü çocuğu olarak İstanbul’da, Nuri Ziya sokaktaki Fransız
Sefarethanesi’nin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Yeteneğinden dolayı eğitim
için Paris’e gönderilmiş, Ecole des Beaux-art’ta Maisonier ve Gerome’un öğrencisi
olmuştur. 1909 yılında sanat çalışmalarını icra edeceği İstanbul’a dönmüş ve en
önemli eserlerini burada yapmıştır.
Eserlerindeki ana tema olarak İstanbul’daki gündelik yaşamı, dilencileri, seyyar satıcıları
ve deniz sahnelerini tercih etmiş, ayrıca figür ve portre çalışmaları da yapmıştır.
1920’li yıllardan sonra bir Rum ustadan öğrendiği ahşap oymacılığı ve mobilyacılığa
yönelmiştir. İstiklal caddesi Cezayir sokak Zeki Paşa Apartmanı’nda giriş katta iki oda
kiralamış, resim ve mobilya çalışmalarını orada sürdürmüştür.
Sarayın mefruşatçıbaşısı Kalinikos ile tanıştıktan sonra padişah tarafından onurlandırılmıştır.
Padişahın özel izni ile Bursa’daki Sultan Osman ve Sultan Orhan türbelerinin
onarımında görev almıştır. 1946 yılında İstiklal caddesi 284 nolu apartmanda
vefat etmiştir. Vefatından sonra mobilya ve tablolarının bir kısmı kızı Louise tarafından
Marsilya’ya götürülmüştür.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, önden
tek çekmeceli ve iki raflı olup, ara
bölmeleri bulunmaktadır. Kenar
bordürleri, çekmece üzeri, yan yüzleri
ile üst tablası el oyması ile baklava
dilimi motifleri, selvi ağ...açları ve
yaprak desenli ile bezeli kitaplık,
işçilik kalitesi ve sanatsal değeri
itibariyle koleksiyonluk bir eserdir.
Haliyle.
19. yüzyıl sonu – 20. yüzyıl başı.
104 x 100 x 35 cm.
* H. Levi Koleksiyonu.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, altıgen
formlu, ayakları selvi ağacı şeklinde
tasarlanmış olup, araları el oyması ile
kafes şeklinde ajurludur. Tabla merkezi
çarkıfelek motifli, etrafı yaprak motifli
bir su il...e çevrili ve hasır desenleri ile
işli sehpa, işçilik kalitesi ve sanatsal
değeri itibariyle koleksiyonluk bir
eserdir. Haliyle.
19. yüzyıl sonu – 20. yüzyıl başı.
61 x 45 cm.
* H. Levi Koleksiyonu.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, dört ayaklı,
kol ve sırt kısımları el oyması ile
ajurlu çiçek ve kozalak motifleri
işlidir. Oturma yerleri kırmızı kumaşlı
kasnak döşemeli, bordürleri yaprak
motifli kartuşlarla... çevrilidir. İşçilik
kalitesi ve sanatsal değeri itibariyle
koleksiyonluk eserlerdir. Haliyle.
19. yüzyıl sonu – 20. yüzyıl başı.
67 x 50 x 49 cm.
* H. Levi Koleksiyonu.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, dikdörtgen
formlu, önden iki kapaklı, tek
çekmeceli ve üç raflıdır. Kenar
bordürleri el oyması ile yaprak
desenli bir su ile çevrilidir. Kapak
üzerleri baklava dilimi, balık pul...u ve
yaprak motifleri ile bezenmiştir. Kilit
hazneleri bronz, anahtarları mevcut
kitaplık, işçilik kalitesi ve sanatsal
değeri itibariyle koleksiyonluk bir
eserdir. Haliyle.
19. yüzyıl sonu – 20. yüzyıl başı.
123 x 62 x 35 cm.
* H. Levi Koleksiyonu.Devamını Oku
Kayın ağacından mamul, dikdörtgen
formlu, iki kanatlı kapaklı ve üç
raflıdır. Kenar bordürleri el oyması
ile yaprak desenli bir su ile çevrilidir.
Kapak üzerleri selvi ağacı motifleri
ile bezeli kitap...lık, işçilik kalitesi
ve sanatsal değeri itibariyle
koleksiyonluk bir eserdir. Haliyle.
19. yüzyıl sonu – 20. yüzyıl başı.
152 x 80 x 35 cm.
* H. Levi Koleksiyonu.Devamını Oku