Hicri 1152 (M. 1739) tarihli, aharlı kağıt üzerine is mürekkebi ve nesih hatla kaleme alınmış eserin unvan sayfası klasik tarzda taç tezhipli olup tüm sayfaları altın cetvellidir. Salbekli şemseli, köşebend bezemeli orijinal deri cildindedir. Hadis kaynaklarının en önemlilerinden olan Buhari-i Şerif‘in dönemi ve kondisyonu itibariyle dikkat çekici, nadir bulunur bir örneğidir.

Hicri 1192 (M. 1777) tarihli, aharlı kağıt üzerine is mürekkebiyle ve nesih hatla kaleme alınmış eserde muhtelif sureler ve dualar yazılı olup, son derece incelikli unvan sayfası tezhibi göz alıcıdır. Unvan sayfasının altın cetvelleri etrafında halkari tarzında hatailer ve saz yaprakları yer almaktadır. Gerek tezhibi, gerekse yazı kalitesi itibariyle yüksek sanat değere sahip eserin Şeyhülislam Feyzullah Efendi için yazıldığı zahriye sayfasındaki kayıttan anlaşılmaktadır. Sertaplı, miklepli, şüküfe tarzı orijinal deri cildindeki eser türünün nadir rastlanır koleksiyonluk örneğidir.

Ketebeli, Hicri (1)305 (M. 1887) tarihli, siyah zemin üzerine zerendud tekniği ile tatbik edilmiş eserde celi sülüs hatla “Kelime-i Tevhid” yazılıdır. Eserin iç ve dış pervazına yeşil ve sarı renk altın kullanılarak itina ile yapılmış rokoko üslubundaki tezyinatı göz alıcıdır. Meşhur hat üstadı Sami Efendi‘nin sanat değeri yüksek, koleksiyonluk eserlerindendir.

Mavi zemin üzerine zerendud tekniği ile tatbik edilmiş eserde üç satır olarak celi sülüs hatla Arapça, mealen; “Her türlü şeytan ve haşarattan ve her türlü kötü nazardan Allah‘ın tüm kelimelerine sığınırım (Nazar duası)” yazılıdır. Eserin dış pervazı altınla rokoko üslubunda tezhiplenmiştir.

Hicri (1)289 (M. 1871) tarihli, siyah zemin üzerine zerendud tekniği ile tatbik edilmiş eserde celi sülüs hatla Arapça, mealen; “Ali‘den başka yiğit yoktur, Zülfikar‘dan başka kılıç yoktur” yazılıdır. Eserin dış pervazı yeşil ve sarı renk altın kullanılarak rokoko tarzında tezhiplenmiş eserin orijinal çerçevisinin bordürleri de aynı tezyinatla süslenmiştir. Vehic Efendi‘nin en önemli levhalarından biri olan eser, koleksiyonluk bir yapıttır.

Hicri 1365 (M. 1945) tarihli, aharlı kağıt üzerine is mürekkebi ile sülüs ve nesih hatla kaleme alınmış eser klasik hilye formundadır. Hilal kısmı ve iç pervazı yavruağzı zemin üzerine Rumilerle tezyin edilmiş olup, dış pervazı yeşil zemin üzerine altınla halkari tarzında Rumi ve hatayilerle bezenmiştir. Tezyinatı “Ümran” müzehhibe imzalıdır.

Klasik hilye formunun dışına çıkılarak dairevi bir kompozisyon elde edilmiştir. Yazının merkezinde sülüs hatla “Muhammed” yazılıdır. Beynessütur bezemeli metin Hz. Ali‘nin naklettiği şekilde Hz. Muhammed‘in dış görünüş özelliklerini içermektedir. Kompozisyonun en üst kısmında sülüs hatla “Besmele” mevcuttur. İç metinle madalyonlar arasında gubariye yakın bir nesihle “Yasin Suresi” yazılıdır. Besmele‘nin sağından başlayarak madalyonların içlerinde sırasıyla; “Allah, Ebubekir, Osman, Ali, Hasan ve Hüseyin”, “Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik” ayeti ile cennetle müjdelenen Ashab-ı Kiram‘ın (Peygamberin arkadaşları) isimleri; “Hamza, Zübeyr, Abdurrahman, Ebi Vakkas ve Ömer” yer almaktadır. Sarı zemini çevreleyen yeşil yivli siyah çerçevenin etrafı mavi zemin üzerine altınla barok tarzında tezhiplenmiştir. Formu ve kompozisyon özellikleri itibariyle nadir bulunur bir eserdir.

Aharlı kağıt üzerine is mürekkebi ile bir satır sülüs, beş satır nesih hatla kaleme alınmış eserde hadis-i şerifler yazılıdır. Cetvelleri altınla çekilmiş olup koltukları klasik tarzda tezyin edilmiştir. Dış pervazı kesme battal ebrusudur.

Hicri 1337 (M. 1918) tarihli, aharlı kağıt üzerine is mürekkebi ile bir satır sülüs, dört satır nesih hatla kaleme alınmış eserde, Arapça, mealen; “İlim meclisi cennet bahçelerinden bir bahçedir. Allah emirle (devlet reisine) iyilikte bulunmak istediği zaman, ona sadık bir vezir ihsan eder. Öyle ki emir, (birşey) unuttuğu zaman (vezir) ona hatırlatır, hatırladığı konularda da ona yardımcı olur. Aksine, eğer Allah (emir için) başka bir şey murad ederse, bu takdirde ona kötü bir vezir nasip eder. Öyle ki emrin unuttuğu şeyleri ona hatırlatmaz, hatırladığı şeylerde de yardımcı olmaz” yazılıdır. Eser, Haşimi Efendi‘nin eserinden naklen yazılmıştır. Dış pervazı kesme hatib ebrusudur.

Hicri 1306 (M. 1888) tarihli, aharlı kağıt üzerine is mürekkebi ve talik hatla kaleme alınmış eserde Arapça, mealen; “Allah‘ı tesbih ederim…” kalıbını tekrarlayan bir dua yazılıdır. Yazının zemini hatayi ve saz yaprakları ile tezyin edilmiştir. İç ve dış pervazları kesme battal ebrusudur.

Aharlı kağıt üzerine is mürekkebi ve sülüs hatla kaleme alınmış eserde Arapça ibare yazılıdır. Cetvelleri altınla çekilmiş olup, dış pervazı zerefşanlıdır.

Hicri 1219 (M. 1804) tarihli, aharlı kağıt üzerine is mürekkebiyle kaleme alınmış eser klasik hilye formundadır. Sülüs, nesih, icazet hattı ile yazılmış olup, klasik tarzda tezyin edilmiştir. Eser, Hazine-i Hümayun ağalarından Müstaid Mehmed Efendi‘ye, Hazine-i Hümayun ağalarından Mir Ahmed Nazif tarafından verilmiş hattatlık icazetidir. Haliyle.